Tasarlar, paylaşır, uygular... 20. yy insanı; biz sözcüklerle düşünürüz diyerek nasıl düşündüğünü,nasıl algıladığını, nasıl yorumladığını ortaya koymuştu. 21. yy insanı ise; sözcük, görüntü ve semboller ile bugün nasıl düşündüğünü, nasıl algıladığını, nasıl yorumladığını, ortaya koyarak kendini ifade edişindeki 'büyük değişimi' yaşıyor. Dildeki bu kırılma ' bir arada yaşama' kültürünü temelden değişime uğratıyor. İletişim araçlarının gelişmişliği içinde yaşanan büyük iletişimsizlik, bir arada yaşamayı ' yanyana olmak' haline dönüştürüyor. Dilin büyük değişimi, beraberinde; iletişim kanallarının farklılaşmasından, ticaretin yeniden yapılanmasına kadar, dünyayı; 'yeni bir dünya' yapıyor. Arteast, 'kırılmalar çağı'nda dilin farkında olanın; dünyaya dokunabileceğine inanıyor... Arteast, geçmiş zamanların reklamverenine sürekli söylenilen; 'size bir kavram bulmalı' cümlesinin, bugünün dünyasını ifade etmeye yetmediğini düşünüyor... Arteast, 'bugünün dünyasında, her kurumun kendini, iyi ifade edebildiği yeni bir dile ihtiyacı var' cümlesinin geçerli olduğu düşüncesi ile hayata bakıyor... Arteast, hizmet verdiği her kurum için kurumu temsil edecek; sözcük, görüntü ve seboller üretir, bulur, tasarlar... Arteast, hizmet verdiği her kurum için; Tasarlar, paylaşır, uygular...