yuzu’nun dünyası Güneş ışığının ağaç yaprakları arasından parlayıp çizgiler şeklinde süzüldüğü anları bilirsiniz. Sabah ya da akşamüstü mutlaka bir yerde denk gelmişsinizdir. İşte bu anı ve o ışığı tarif eden bir kelime var Japonca’da: Komorebi. Kelime her açıdan eşsiz. Hem basit ama düşünüldüğünde çok anlamlı bir anı dile döktüğü için hem de İngilizce’de karşılığı asla olmadığı için… En başından beri hedefimiz şuydu: yuzu’nun her sayısı Komorebi gibi hissettirsin. Sakin, akışta, derin ve parlak… Bunun yanı sıra, Komorebi’nin başka bir dile çevrilememesi gibi, ilk bakışta ayırt edilen bir yanı da olsun. Peki yuzu nasıl ortaya çıktı? Bitkiler yuzu’nun esas çıkış noktası. Şubat 2019’da Türkiye’nin önde gelen life style yazarı Onur Baştürk tarafından önce bir botanik markası olarak yola çıkan yuzu; kısa sürede sanat, tasarım, mimarlık ve seyahat konularında yayın yapan bir içerik platformu haline geldi. Dergimiz son edisyonu Volume 8 / Kış sayısıyla birlikte merkezi İngiltere’de olan MHD aracılığıyla 14 ülkede satışa sunuldu. Londra, New York ve Paris başta olmak üzere dünyanın önemli metropollerindeki konsept dükkân ve kitapevlerinde yuzu’yu bulabilirsiniz. (*) Mini Tarihçe Japon narenciye meyvesi yuzu'nun ilk kez Çin'deki Yangtze Nehri'nden geldiğine inanılıyor. Daha sonra Japonya’ya ulaşıyor ve şu anda yuzu Avustralya, İspanya, İtalya, Fransa gibi ülkelerde de yetiştiriliyor. Ama Japonya'da üretilen yuzu rakipsiz. Çünkü en zengin aromaya sahip. Gündüz ve gece arasındaki sıcaklık farkı yüksek dağlık bölgelerde yetiştiği için…